John Steinbeck Fareler Ve İnsanlar

Herkese merhaba kıymetli arkadaşlar. Bugün okumuş olduğum yepyeni bir eser ile karşınızda bulunmaktayım. Kitabımızın içeriğine geçmeden önce dilerseniz kitabımızı daha iyi analiz etmek adına, sizlere yazarımız John Steinbeck hakkında kısa ve net bilgiler aktarayım.

John Steinbeck 1902 yılında Amerika’ nın California eyaletinin Salinas kentinde doğdu. Çocukluk ve ilk gençlik yıllarını burada geçirdi. Zaten romanlarının çoğunda California’ nın o dönemki koşullarını ve o dönemin atmosferini açık bir şekilde görebiliriz. Yazarımız aynı zamanda Nobel Edebiyat ödülü gibi çeşitli ödüllere de layık görülmüştür. Eserlerinde genellikle işçi sınıfının gündelik ilişkilerini, onların yaşam koşullarını ve mücadelesini daha ön planda olacak şekilde kaleme aldığını da belirtebiliriz.

“ Artık pek birlikte yolculuk eden olmuyor, ”diye düşünceli düşünceli mırıldandı. “ Neden bilmiyorum ama. Belki de bu kahrolası dünyada herkes birbirinden korkmaya başladı. ”

Kitabın incelemesine başlayalım. Kitabımızın içerisinde George Milton, Lennie Small, Crooks, Candy ve çokta önemli olmayan üç dört tane daha karakter barındırıyor. Karakterleri detaylı bir şekilde analiz edecek olursak, her bir karakterin çeşitli mesajlar verdiğini ve toplum içerisinde farklı kesimlerde bulunan insanları temsil ettiğini görebiliriz. Kitabımızın genel gidişatı George ve Lennie’ nin hayal ve hayat teması düzleminde ilerliyor. Bu iki yakın arkadaşın en büyük motivasyon kaynağı yeterli miktarda para topladıktan sonra kendilerinin olacak bir çiftlik kurmak ve burada hayatlarının geri kalan kısmını yaşayarak geçirmek istemeleridir.

“ İnsan yanında biri olmazsa delirir. Kim olduğu hiç önemli değil, yeter ki yanında olsun.” Ağlamaya başladı. “ Sana bir şey diyeyim mi ? İnsan çok uzun süre yalnız kaldı mı hastalanır, yalnızlıktan hastalanır. ”

Eserin dilinden ve üslubundan bahsedecek olursak eğer; çok akışkan, yalın, sade ve etkili bir tarzda ilerlediğini ifade edebiliriz. Zaten Steinbeck’in öne çıkan özelliklerinden birinin de sade ve vurucu bir üslub olduğunu da söylemekte yarar var. Kitap hiç beklemediğim bir biçimde sonlandı. Şaşırdığımı dile getirebilirim. Son olarak ise bu eser bence Yabancı Dünya Klasikleri’ ne başlangıç niteliği taşımakta. Bu kitapla yabancı klasiklere başlanabilir diye düşünüyorum.

08.05.2023

Doğan Güneş ÖZKILIÇ

Doğan Güneş ÖZKILIÇ

all author posts